25 Ekim 2011 Salı

Herkes Gibiyim ...

Ne yazacağımı ne söyleyeceğimi bilmediğim bir hallerdeyim açıkcası herkes gibiyim...
Her yerde karabulutların gezdiği besbelli bir tarafta vatanı uğruna canını feda eden askerlerimize üzülürken bir yandan da doğal afetin aldığı can kayıpları :( ne dilesek ne söylesek az gerçekten ateş düştüğü yeri yakıyor bu kabul edemediğimiz bir gerçek. Hepimizin birbirine destek olma zamanı...Eminim ki herkes elinden gelen yardımı maddi,manevi,giyim,gıda yapıyordur ya da yapacaktır umarım en kısa zamanda yaralarının sarılmasını diliyorum canı gönülden...Yapılan yardımlarında birinci elden ulaşması temennim...

Paylaşmak istediğim güzel şeyler var aslında ama şimdi ne yüreğim ister ne de sırasıdır...
Yarın akşam o en sevdiğim şehre yani İstanbul'a gidiyorum...
Bu sefer belki yeni başlangıçlar için belki de olmayacak bir umut için bakalım her şey Cuma günü yapacağım görüşmeden sonra belli olacak...Hakkımda hayırlısı diyorum ...

Herkese sağlıklı günler diliyorum daha güzel haberlerle başlayacağımız güzel günler...
Sevdiklerini kaybedenlere başsağlığı diliyorum canı gönülden bu acıyı yaşayanlar bilir umarım bundan sonraki hayatları acısız olur...
Sevgiler...

9 Ekim 2011 Pazar

Ankara' dan devam


Fotoğraflarla kale 'ye devam ...








Bu kapıları çekerken aklıma ilk gelen kişi Sevgili Leylak Dalıydı :)












Pirinç Han dayız




Ve ben patlıcanlı gözleme eşliğinde ,Suzim de peynirli gözleme eşliğinde çaylarımızı yudumladık.bu arada benim gözlemem harikaydı :)








Günün sonunda beni en çok mutlu eden şey arkadaşımın doğum günü hediyesi olarak aldığı bileklik ve Ankara'da hediye edilen İstanbul kitabı :) günün bonusu bunlar bana :)



Ve ben de Kale hatırası hem kendime hem de arkadaşıma kitap ayracı aldım öpüşen güvercinler!  harikalar değil mi :)) hala bayılırım öpüşen kuşlara...
Çok küçükken görmüşüm kuşları öpüşürken bağırarak söylemişim anneme hep onu hatırlatır bana :))
Kısacık Ankara postumu da tamamladım böylelikle...ama sanırım beni yine bekliyor oralar belki de bu hafta :))
Herkese güzel haftalar olsun !
Sevgiler...



8 Ekim 2011 Cumartesi

Ankara'dan geçtim

Ekim !
yeni bir ay'a merhaba dedik hatta yedi günü geçti gitti bile ...
ama sizlere geçen ayın son günlerinde bir gün geçirdiğim güzel bir günü paylaşmak istiyorum,başlığı gören sevgili ankaralı blog arkadaşlarım belki bana kızarlar içlerinden haber neden vermedin diye ama kısacıktı bir gün ordaydım desem yalan olmaz ...
Gitmem gereken bir düğün için -ki bu düğün İskendurunda olacaktı ve ben onsekiz saat süren yolu gitmeyi göze alamadım ankara üzerinden geçmek daha az yorucu olucaktı benim için belki hiç bile gitmeyebilirdim ki öyle oldu :) gerçi orda olmaktan mutlu olacağım kişiler vardı fakat şartlar onu gerektirdi...
İlkokuldan bu yana ayrılmadığım dostum var benim adı Suzan benim çilli begonyamdır kendileri :) yaz tatilinden sebep memleketteydi onunla birlikte çıktık yola  çarsamba sabahı.yolculuğumuz  nerdeyse on saat kadar sürdü biraz sıkıcı ve sıcaktı ama iki film yanımıza kar kaldı açıkcası bu yolculuktan :)
İner inmez doğru eve valizleri bıraktık hemen aç karnımızı doyurmaya beni Kentparka götürdü canım arkadaşım :) sonrası malum uyku....

Ertesi yani perşembe günü kendisi öğretmen olduğu için doğru okuluna bir merhaba demek gerekti malum seminerin son iki günü kalmıştı :) ondan sonrası benim için harika bir gün oldu :))

Kale ye çıktık birlikte !
hava çok sıcaktı ama ben bayıldım bayıldım doyamadım oraya dedim ki her geldiğimde gelelim buraya daha ayrıntılı gezelim görelim :) aklımda kalan alamadığım çok şey oldu burda bir dahaki sefere almak adına not düşüldü :) sanırım bundan sonrasını fotoğraflar anlatır sizlere :))














bu eve bayıldım ben :) sarmaşıkların sarmalamasına sanki sevdiğini kucaklar gibi sarmış :))










Gezmeden yorulduğumuz anda hadi dedi türk kahvesi içelim bu güzel cafe de :))
eee hayır denir mi bu teklife :) kahveleri beklerken balkonda yediğimiz üzümlerin tadı harikaydı...



                                     Kahvelerin yanında eşlik eden lokumlar daha bir tatlıydı :)






                                 Çok güzel zaman geçirdim ben Ankara da Kale de bir gün de olsa :) Pirinç han da çok güzel gözleme yedik :) afiyetle ve bunun günün bonusu bana çok güzel bir bileklik aldı doğum günü hediyesi olarak canım dostum çok teşekkürler burdan ona tekrardan...
Fotoğraflar bununla sınırlı değil tabiki 2.ci bir post gerekecek sanırım.En kısa zamanda tekrar gitmek gezmek gerekli oraları şöyle içine sindire sindire ... 
Bu sefer haber vereceğim ey blog arkadaşlarım ... 

Herkese güzel hafta sonları yağmurlar gelmeden tadını çıkartın :)
Sevgiler...